3 Kasım 2012 Cumartesi

Perestroyka FIkraları



Perestroyka'nın "yeniden yapılanma" anlamına geldiğini söylüyorlar. Gorbaçov, bu politikaları uygulamaya koyarken, şüphesiz yakın tarihteki devrimlerden yeterince ders almamıştı. Oysa yalnızca 1979 yılında İran'da olanlara baksa, çok daha dikkatli davranırdı: Devrimi komünistler yapar, iktidarı çorbacılar alır!
Perestroyka hareketiyle beraber gelen göreceli özgürlük havasında, Soyvetler Birliği döneminde çıkan fıkraların yayılması da biraz daha kolaylaşmış olsa gerek.

Mizah, en baskıcı yönetimler altında dahi bir muhalefet aracı olarak önemli iş görür. Bizde son dönemde üretilen fıkra sayısı ve kalitesiyle karşılaştırıldığında, Sovyetler'de yaşayanların ürettikleri fıkraların çok daha başarılı olduklarını itiraf etmeli.
İşte S.S.C.B döneminde anlatılan fıkralardan bazıları:


Hayatımın En Mutlu Günü

Demir Perde günlerinde bir Fransız, bir İngiliz ve bir Rus, birbirlerine hayatlarının en mutlu anını anlatıyorlarmış.
Fransız: "Sevgilimle kırda dolaştık, sonra kır evine geldik ve şöminenin önünde ayı postunun üstünde seviştik. Sonra bir şampanya patlattık.
O şampanyanın ilk yudumunu aldığım an, benim hayatımdaki en mutlu andı."

İngiliz: "Sevgilimle kırda dolaştık, sonra kır evine geldik ve şöminenin önünde ayı postunun üstünde seviştik. Sonra bir viski açtık.
O viskinin ilk yudumunu aldığım an, benim hayatımdaki en mutlu andı."

Rus: "Gece yarısını geçmişti. Kapı sertçe çalındı, açtım. Karşımda ri-yarı, trençkotlu iki adam duruyordu.
'Yoldaş Protosov siz misiniz?' diye sordular.
'Hayır, Yoldaş Protosov bir üst katta oturuyor.' dedim. İşte bu benim hayatımın en mutlu anıydı!"



Stalin

Stalin, "Şanlı Sovyetler Birliği'nin yirmibeşinci yılı" şerefine bir resepsiyon vermiş.
Jules Caesar, Büyük İskender ve Napoleon Bonaparte da davetliler arasındaymış.
Stalin: "Ülkemizi nasıl buldunuz?"
Caesar: "Kızıl Ordu bende olsa tüm dünyayı titretirdim."
Büyük İskender: "Bende filler yerine Kızıl Ordu'nun tankları olsa tüm dünya dize gelirdi."
Napoleon: "Onu-bunu bırakın da: Benim de Pravda* gibi bir gazetem olsa, dünyanın Waterloo diye bir savaştan haberi bile olmazdı!"

*: Pravda: (rus.) "gerçek"


Hiç Bir Şey

Sovyetler Birliği'nde bir hapisanede gardiyan yeni gelen mahkuma sorar:
- "On yıla mahkum olmuşsun. Suçun neydi?"
- "Hiç bir şey."
- "Yalan söyleme! Hiç bir şey için yalnızca beş yıl veriyorlar!"

Fıkra


Sovyetler Birliği döneminde iki hakim aralarında konuşuyor:
- "Çok güzel bir fıkra öğrendim."
- "Anlatsana!"
- "Nasıl anlatayım? Anlatana biraz önce on yıl verdim!"




0 yorum:

Yorum Gönder